ERP’NIN GELECEĞİ : CRM


Erp projelerinden, erp sektörüne doğru başımızı kaldırdığımızda ne görüyoruz?

Sorunun yanıtı bulunduğunuz yere göre değişir. Kimisi AB geçiş süreci ile birlikte erp sektörünün giderek KOBI boyutunda ölçeklenerek, daha geniş bir pazara doğru yol alacağını umut eder (ben de bunlardan birisiyim aslında). Kimisi Hindistan’ göre yüksek te olsa, Avrupa’ya göre hala düşük maliyetli olan yazılımcı işgücü sayesinde, Avrupa erp pazarında ciddi bir şekilde boy göstereceği günleri bekler (halen ısınma turlarına devam ediyorlar). Kimileri sadık erp profesyonelleri olarak , erp-II, a-erp vb. kavramlar üzerinde hararetli tartışmaları sürdürürler (beyaz erp’ciler ya da erp entellektüelleri diye kavramları da geliştirmenin zamanı geldi mi acaba?). Kimisi yıllardan beri aynı sakızı çiğneyerek hala erp projelerinin başarısızlığından bahsederken, kimisi de pazara kıyısından köşesinden girebilmek için elindeki alakasız sistemlere erp der (gel de başarısız olma!). Kimisi iş adamlığının temel kuralını bozmamak için satın almayı düşündüğü erp sisteminin pahalılığından yakınır, kimisi de satarken zorlanmamak için fiyatları dibe vurur, sattıktan sonra kazanmayı umar (buna da satış sonrası sektörü diyebiliriz!).  

Erp projeleri ve erp sektörü hakkında, çok çeşitli bakış açılarına ait çok sayıda soru ve çok sayıda yanıtla karşılaşabiliriz. Hepsini bir arada değerlendirrek, erp sektörüne bakmaya çalıştığımızda ise geçici körlüklerle karşılaşmamız işten bile değildir.  

Sorularımıza doğru yanıtları bulmak için tek tek fotoğraflara değil, resmin bütününe bakmalıyız. Bindiğimiz araca değil, gittiğimiz yere odaklanmalıyız.  

Peki nereden geliyoruz ve nereye gidiyoruz?  

Öncelikle geldiğimiz yeri tanımamız gerekiyor. Erp aslında, üretime ve servise odaklı endüstri mühendisliğinin, operasyonlarını daha  planlı ve daha verimli bir şekilde optimize etme çabalarına ait bir dönemin ürünüdür. Erp, orta ve uzun vadeli işletme planlarından, kısa vadeli işletme planlarına geçiş dönemini yönetebilmek için dizayn edilen entegre ve mükemmel bir manevra aracıdır. Erp verileri toplar, değerlendirir, plan çıkararak işletmenin karar almasına yardımcı olur. 

Şimdi ise gittiğimiz yeri bilmemiz gerekiyor. İşletmeler, acımasız rekabet dünyasında ayakta kalabilmek için üretimlerini ya da servislerini terminlere uygun, düşük maliyetli ve kaliteli bir şekilde gerçekleştirmek zorundalar (bunun için de erp kullanacaklar). Peki üretilen ürün ya da gerçekleştirilen servis, verilen terminler, gerçekleştirilen kalite, düşürülen maliyetler sayesinde verilen rekabetçi fiyatlar kimin için? 

Tabi ki müşteri için. Daha fazla müşteri, daha mutlu müşteri, daha kârlı müşteri ve daha sadık müşteri için.  

Sonuç olarak erp’nin (kurumsal kaynak planlama) amacı ve geleceği crm’dir (müşteri ilişkileri yönetimi). Erp işletmeler için bir amaç değil, ancak crm’e geçiş için bir araçtır. Ürün odaklı bir ekonomiden, müşteri odaklı bir ekonomiye geçildiği günümüzde, işletmenin çalışma araç ve yöntemleri de müşteri ile ilgili tüm unsurları kapsayacak şekilde dizayn edilmelidir. Crm sistemleri erp’ye göre değil, erp sistemleri crm’e göre kurulmalıdır. İşletmeler için kalite, kapasite, fiyat yarışı bitmek üzeredir, bu yarışı tamamlayamayan işletmeler erp’lerini kurmamış şirketler olacaktır. Sadece birinci yarışı tamamlayabilen işletmelerin katılabileceği ikinci yarış, crm kulvarında başlamak üzeredir.


Memet Özkan

memeto@hotmail.com