FİNANSAL ANALİZ VE RİSK YÖNETİMİ
Finansal analiz işletmelerde muhasebe kayıtlarını baz alarak işletmenin gelir gider ve nakit akımlarını analiz eden bir disiplindir. Finansalanalizin amaçlarını söyle sıralayabiliriz,
· İşletmelerin finansal politikalarının değerlendirilmesi ve işletme kararları için temel oluşturulması
· Potansiyel büyüme ve gelişme olanaklarının tespit edilmesi,
· İşletmenin ihtiyacı olan kaynakların temini,
· Kredi veren kurumlar için işletmelerin finansal yeterliliğinin ölcülmesi.
İşletmelerde yöneticiler, karar alma, kontrol ve planlama amaçlarını daha etkin gercekleştirebilmek amacıyla, ortaklar, işletmenin karlılığı, faaliyet sonuçları ve geleceğe yönelik kazanma gücü hakkında bilgi edinebilirler.
Tarihsel açıdan finansal analize bakıldığında, işletmelerde mali tabloların hazırlanarak sunulmasının oldukça eskilere uzandığını görmekteyiz. Fakat hazırlanan bu mali tabloların analiz edilmeye başlamasının 90-100 yıllık bir geçmişe sahip olduğunu söyleyebiliriz. İlk mali analiz çalışmalarının 1900′lerde Bankerler tarafından yapıldığı sanılmaktadır. 1910′lu yıllarda Lawrence Chamberlain ilk defa bilançoların yüzde metodu ile analizini kullanmıştır. Daha sonra 1920 li yıllarda Alexander Wall ilk kez oransal analizin geniş bir sunumunu yapmıştır. Dünyada 1900 lerden itibaren kullanılmaya başlandığını sandığımız finansal analizin ülkemizde, ilk defa II. Dünya savaşı öncesinde, Yüksek Denetleme Kurulu’nun İktisadi Devlet Teşekkülleri’ni denetim çalışmalarıyla başladığı ve adı geçen kurulun İsviçre’den gelen danışmanlara hazırlattığı raporların konuyla ilgili ilk verileri oluşturduğu anlaşılmaktadır. Daha sonra bu kurulun 1960 yılında yayınlanan İktisadi Murakabe Rehberi, Bankalar Birliği’nin 1963 yılında yayınlanan 20 sayılı bildirisi, konuyla ilgili uygulamaya etkide bulunmuşlardır. İktisadi Devlet Teşekkülleri’nde başlayan çalışmaların özel kesime oldukça geç yansıdığı görülmektedir. Bunun nedenleri arasında; Türkiye’deki işletmelerin çoğunlukla küçük ve orta büyüklükte olmaları, hesap işleri düzeninin yetersizliği, enflasyon, mali piyasaların yetersizliği, muhasebenin yalnız vergi açısından tutulmasının yeterli olduğu düşüncesi, zorunlu tekdüzen hesap planının oldukça geç kabul edilmesi, kayıt dışı ekonominin yüksek oluşu sayılabilir.
Finansal analiz neden yapılmalı
İşletme sahipleri koydukları sermayenin korunup korunmadığı ile yatırımlarının kârlılığını; yönetiçiler de işletmeyi çeşitli yönlerden hangi başarı noktasına getirdiklerini ve bundan sonrası için gelişmelerin nasıl olacağını görmek isterler. Kredi kurumları, satıcı ve müşteriler, potansiyel yatırımcılar, devlet ve kamu gibi işletme dışından olanlar da kendi çıkarlarının gerektirdiği noktalarda işletmeyi tüm ayrıntısıyla tanımak ihtiyacındadır. İşte bu nedenlerle her bir taraf kendi bakış açısına göre finansal analiz yapmak isterler.
Günümüzde işletmelerde karar alıcıların doğru karara ulaşmada kullanmaları gereken en önemli yöntemlerden birininde finansal analiz olduğunu düşünmekteyim. Mesala; bir işletmede üretimden sorumlu yöneticilere; üretim girdileri maliyetinin, üretim girdilerininstoklanmasından oluşan finansman maliyetinin, ürün stoklarında oluşan maliyetin bilanco ve gelir tablosu üzerine etkisi böylece işletmenin mali performansının finansal analiz ile gösterilmesi sonucunda stok maliyetlerinde optimal noktaya ulaşılabileceğini söyleyebiliriz. Kısaca işletmelerde alınan her kararın mali tablolar üzerinde olumlu yada olumsuz etki yarattığını, yaratılan bu etkinin sonuçlarının ne olduğunu işletme yöneticilerine göstermenin en iyi yolu finansal analizdir.
İşletmelerde kısa vadeli alacakların, stokların, krediler ve borçların oluşumu orta kademe yöneticilerin alacakları kararlardan direkt etkilenmektedir. Kısaca bilançoda kısa vadeli varlık ve yükümlülükler bir anlamda orta kademe yöneticilerin performans göstergesidir. Bilançoda uzun vadeli varlıklar, yükümlülükler ve sermaye ise işletmenin üst yönetimi ve ortakları tarafından alınan kararlar ile şekillendiğini söyleyebiliriz.
Finansal analiz, işletme yöneticileri açısından önemli bir araçtır ve aşağıdaki konuların gerçekleştirilmesinde yönetime büyük kolaylıklar sağlamaktadır.
o Geleceğe yönelik planlar hazırlanmasında, o Firma faaliyetlerini denetleme ve değerlendirmede,
o Firmanın amaçlarına ulaşıp ulaşmadığını belirlemede, şayet istenen amaca ulaşılmamışsa nedenlerini ve niçinlerini araştırmada,
o Firma faaliyetlerinin verimlilik ve başarı derecesini ölçmede,
o Üretilecek mal ve hizmetler ile izlenecek fiyat politikasını kararlaştırmada
Bir finansal analizin denetim, finansal performans ölçümü, karar alma ve planlama amacıyla kullanılması için sadece bilanco ve gelir tablosunun incelenmesi yeterli değildir. Çünkü bilanço mali dönemin son günü itibariyle varlık, yükümlülük ve sermayenin bir resmini verirken, gelir tablosu mali dönem periyodu boyunca gelir – gider akımını göstermektedir. Etkin bir finansal analiz için bir trent analizi çerçevesinde karşılaştırmalı olarak bilanço, gelir tablosu ve nakit akım tablolarının incelenmesi gerekmektedir.
Finansal analiz aşamasında varlık ve yükümlülükleri oluşturan kalemlerin derinlemesine incelenerek dağlılımı ve yapısı hakkında da bilgi verilmesi gerekmektedir. Bununla birlikte finansal analizde, mali tabloları oluşturan kalemlerdeki değişim, ve bunların detayını oluşturan varlıklardaki değişiminde bir trent analizi çerçevesinde raporlanması gerekmektedir. Ayrıca muhasebe kuralları nedeniyle bilanço dışında kalan yükümlülüklerin de mali tablolar üzerinde yarattığı riskin de raporlanması gerekmektedir.
Etkin bir finansal analiz raporu için yapılması gereken analizleri şöyle sıralayabiliriz.;
· Karşılaştırmalı bilanco gelir tablosu oran analizi,
· Rasyo analizi
· Nakit akım tablosu analizi
· Fon kaynak kullanım tablosu analizi
· Net işletme sermayesi değişim analizi
· Net işletme sermayesi ihtiyacının hesaplanması
· Enflasyonist kar analizi
· Finansman kaldıracı
· Mamül bazında karlılık analizi
· Kredi ve nakit durumlarının incelenmesi
· Stoklar -stok devir hızları, stokta bekleme süreleri analizi
· Alacak tahsil, borç ödeme ve nakit dönüş süresi analizleri
· Yatırımların izlenmesi ve mali yapı üzerine yaptığı etkinin inçelenmesi
· Hasılat sapma analizleri
· Bütçe – fiili karşılaştırmaları
· Hedef değerlendirme calışmaları
· Eşdeğer üretim miktarsal artış azalış analizleri,
· Satışta miktarsal artış azalış analizleri
· Finansal analiz sonuçlarını kullanarak tahminleme calışmaları
· Finansal analiz sonuçlarını ve mali yapı verilerini kullanarak risk skorlama calışmaları.
FİNANSAL ANALİZİN BAŞARILI OLABİLMESİ İÇİN GEREKLİ ÖN KOŞULLAR
Finansal analizin amacı işletmenin finansal durumu ve faaliyet sonuçlarının doğru yorumlanabilmesidir. Finansal analizden beklenen sonuçların alınabilmesi için bazı koşulların oluşması gerekir.
A. Genel Koşullar:
Finansal analizin başarılı olması; öncelikle finansal tabloların sağlıklı bir biçimde hazırlanmasına ve analize temel alınan verilerin, bilgilerin doğru olmasına bağlıdır. Eğer finansal tablolar gerçeği yansıtmıyorlarsa, analize temel alınan veriler doğru değilse, hangi tür analiz yöntemi kullanılırsa kullanılsın, sağlıklı bir analiz ve yorum yapmaya olanak yoktur. Finansal analize temel olacak verilerin doğru ve tam olma niteliklerine sahip bulunmaları için, işletmede iyi bir muhasebe sisteminin bulunması gerekir.
Öteki genel koşullar şöylece sıralanabilir:
o Analiz edilen işletmenin yer aldığı sektörün ve işletmenin özelliklerinin kavranması,
o İncelenen işletmenin türlü politikalarının (üretim, fiyat, finansman, kâr dağıtımı, vbg.) ve muhasebe yöntemlerinin bilinmesi,- İnceleme dönemindeki ekonomik koşullar ve eğilimlerin saptanması, çevre koşullarının bilinmesi.
B. Finansal Analistin Yeterliliği:
Finansal tablolar analizi çalışmalarında, işletme faaliyetlerini etkileyen birçok etkenin göz önünde tutulma zorunluluğu, analistin bilgi ve yeteneklerine önem kazandırmaktadır. Analist, uzmanlık dalının gerektirdiği yüksek öğrenimi yapmış olmalı, belirli bir genel kültüre sahip bulunmalı ve bir yabancı dili, konusuyla ilgili gelişmeleri izleyecek düzeyde bilmelidir.
Analistin, iyi bir usa vurma, yaratma ve seziş yeteneğine sahip olması gereklidir. Finansal tablolar analizi, bir bilim olmaktan çok bir sanattır. Analistin usa vurma (akılcılığı, neden-sonuç ilişkisi kurma) ve yaratma yeteneği, sezişi, olayları yorumlaması, deneyimi, sağduyusu analizde önemli olmaktadır. Hiçbir analiz yöntemi, analistin bu niteliklerinin yerini tutamaz.
Analist, İşletmenin birkaç oran ya da yüzdesine dayanarak o işletmenin mali durumu ve faaliyet sonuçları hakkında kesin yargılara varmaktan kaçınmalıdır. Analiz yaparken önemli olan, yalnızca yüzde, oran, eğilim hesaplamak değildir. Önemli olan, bu yüzde, oran ve eğilimlerden yararlanarak, onların gösterdikleri ipuçlarını kullanarak gelişmelerin nedenlerini araştırma ve gelişmelerin değerlendirilmesini yapmaktır. Zamanımızda finansal analistin görevi, yalnızca geçmiş faaliyetlerin sonuçlarını değerlendirmek değil, aynı zamanda o işletmenin geleceğine ilişkin öngörülerde bulunmak ve planlar yapmaktır.
Risk Yönetimi :
Kısaca şöyle tanımlayabiliriz; ” işletmenin normal faaliyet süreci içerisinde karşılaşılan risklerin giderilmesi, minimize edilmesi”
Risk ise gerek İngilizce de gerekse Türkce de kayıp, hasar tehlikesi olasılığı olarak tanımlanır. Ayrıca risk sıfat olarak tehlikeli anlamında da kullanılmaktadır.
Günümüzde çok hızlı değişen iş yaşamında belirsizlikler ve riskler artmış olup bu ortamda çalışan yöneticilerin doğru karara ulaşmada işleri oldukça zorlaşmıştır. Öyle bir ortamda işletme yöneticilerinin belirsizlikleri ve riskleri minimize edecek doğru kararları vermeleri ve işletmenin iyi bir mali yapıyla sürekliliğini sağlamaları gerekmektedir.
İşletmeler acısından risk yönetimi; işletmenin varlıklarını, yükümlülüklerini, işletmenin değerini maksimize edeçek şekilde yönetmek anlamında kullanılabilir. İşletmelerin, varlık ve yükümlülüklerini doğru planlayıp yönetebilmeleri için firmanın mali yapı üzerinde periyodik ve trend analizi çerçevesinde etkin bir finansal analiz calışması yapmaları gerekmektedir.
Etkin bir risk yönetimi için hazırlanacak olan ve işletmenin tüm mali yapısını içine alan finansal analiz raporları aylık veya üçer aylık periyotlarla yapılmalıdır. Finansal analiz raporunun periyodunun kısa olması işletmenin mali yapısındaki değişikliklerin erken tespit edilerek daha hızlı politika geliştirilmesini sağlar. Gerek diğer risk yönetim raporlarının gerekse finansal analiz raporlarının oluşturulma periyodundaki kısalma bazı sorunları da beraberinde getirecektir.
Bu sorunlar
· raporu hazırlayanlar üzerinde bir zaman baskısı yaratacaktır. Bu durum rapor kalitesini düşürecektir.
· Gerekli analizlerin yapılabilmesi için gereken rakamsal verilere zamanında ulaşılaması veya rakamların sağlıklı olmaması,
· Oluşturulacak rapor ile muhasebe verileri arasında uyumsuzluk oluşabilir.
İşte bu ve buna benzer tüm sorunları ortadan kaldırmak için işletmelerin yoğun teknoloji desteğinden faydalanmaları gerekmektedir.
Modern yönetimde belirsizlikleri ve riskleri yönetebilmek için yöneticilerin yoğun teknoloji desteğinden faydalanmaları gerekmektedir. Yöneticilerin işletme için en doğru kararı en kısa sürede verebilmeleri için bir takım bilgilere ihtiyacları vardır. İşte rasyonel olarak en doğru kararı almayı sağlayan bir yöntem de ” Yönetim Bilgi Sitemi”( Management İnformation System(MIS)) dir.
MIS’i kısaca şöyle tanımlayabiliriz; “Yönetime, karar verme sürecinde yardımcı olmak amacıyla gerek personel, gerekse elektronik bilgi işleme sistemleri yardımıyla bulunulması, kaydedilmesi, çözümlenmesi ve rapor edilmesi ”
Etkin bir yönetim için gerekli olan finansal analiz raporlarının oluşturulmasında kullanılan rakamsal verilere; doğru, muhasebe sistemiyle uyumlu, hızlı ve kolayca ulaşılmasını sağlayan sistem, MIS dir. İşletmelerde risk yönetiminin kullanacağı bilgileri sağlayan finansal analiz için, gerekli olan rakamsal bilgilerin MIS sisteminden alınması bu rakamsal bilgilere daha hızlı ulaşılmasını sağlayacağı için yapılacak analiz sayısını da arttıracaktır. Bu da risk yönetimine daha kapsamlı calışmaların sunulmasını sağlayacaktır.
Sonuç:
İşletmelerin performanslarını arttırmalarını, değişen ortamlara daha hızlı adepte olmalarını, globalleşmeyle birlikte ortaya cıkan yoğun sermaye hareketlerinin yarattığı risklerden ve ekonomik krizlerden en az zararla çıkmalarını sağlayacak yöntemin etkin bir risk yönetimi olduğunu söyleyebiliriz.
Başarılı bir risk yönetiminin oluşabilmesi; finansal verilerin, çözümlenmiş ve organize halde bir finansal analiz raporu içerisinde risk yönetimine sunulması gerekmektedir. İyi bir finansal analiz raporunun oluşması için ise analistin rapora koyacağı ve analizlerinde kullanacağı finansal verileri doğru ve hızlı bir şekilde MIS sisteminden alması gerekmektedir. Sonuç olarak Risk yönetimi - Finansal Analiz ve MIS kavramlarının bir bütün olarak düşünülmesi gerekmektedir.
Hakan EKER Finansal Analist.
hakan.eker@superonline.com